Hayvan Hakları Aktivistinden Uyarı: Bizi Öldürmeden Hayvanları Öldüremezsiniz

NİSANUR YILDIRIM

(ANKARA) - Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu'nda 'Hayvanları Koruma Kanunu'nda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'nin görüşmelerine devam ediliyor. Kısa aralıkların dışında 16 saat boyunca çalışmalarını sürdüren Komisyon'da başkan, AK Parti Kahramanmaraş Milletvekili Vahit Kirişci, bazı STK temsilcilerini dinleyeceklerini açıkladı. Hayvan hakları aktivisti Güliz Gündüz, "Mahallerimizden kedilerimizi, köpeklerimizi almaya gelirseniz set olacağız, önlerine duracağız. Bizi öldürmeden o hayvanları öldüremezsiniz" dedi.

Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu'nda kamuoyunda sokak hayvanlarına "ötanazi" yapılmasına yol açacak kanun olarak bilinen, 17 maddeden oluşan 'Hayvanları Koruma Kanunu'nda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'nin görüşmelerine  devam ediliyor.

16 saat süren çalışmalar sonrası maddeler üzerine görüşmeye geçilmeden önce komisyon başkanı AK Parti Kahramanmaraş Milletvekili Vahit Kirişci, her grup adına bir STK temsilcisini dinleyeceklerini açıkladı.

Türk Veteriner Hekimleri Birliği Başkanı Murat Arslan, şunları söyledi:

"Ya 1.5 milyon hayvanı kısırlaştıracağız ya da 4 milyon hayvanı kademeli olarak öldürmek zorunda kalacağız"

"Bu kanun bu haliyle çıkarsa kaygı verici. Burada yapılacak hataların günahını hayvanlar çekecek. İtlaf mı kısırlaştırma mı sürekli bunu tartışıyoruz. Dünyada yapılan hiçbir tartışmada itlaf veya kısırlaştırma tek başına önerilmiyor. Dünyada sokak hayvanlarının itlafıyla ilgili kesin sonuç alan bir ülke yok. Eğer ortam hazırlanırsa bir veteriner hekim bugün günde 10 kısırlaştırma operasyonu yapabilir. 2016'da yapılan bir araştırmaya göre itlaf, 20 yıl içinde popülasyonu sadece yüzde 13 azaltıyor. 2024 yılına ait bir çalışmada kısırlaştırmanın yüzde 78  popülasyonu başarı sağladığı belirtiliyor. Kuduz aşısından yapılan değerlendirme de çok doğru değil. İtlafın ya da diğer önlemlerin kuduzu azalttığına dair bir belge yok. Kısırlaştırma popülasyonu belli oranda azaltabilir ama itlafın buna bir etkisi yok. Burada yanıltıcı bilgiler var. Konuştuğumuz taslakta, Dünya Hayvan Sağlığı Örgütü'nün 2023'te yayınlanan raporunda verdikleri sayılar üzerinden ksıırlaştırmanın etkisiz olduğu temel gerekçe olarak gösterilmiş. Taslakta bahsedilen 4 milyon hayvanın yarısı doğal olarak dişidir. Bu 2 milyon dişinin, 1 milyonu zaten kısırlaştırılmış durumda. ya 1.5 milyon hayvanı kısırlaştıracağız ya da 4 milyon hayvanı kademeli olarak öldürmek zorunda kalacağız. Eğer biz itlafı seçersek emin olun şu anda yaşadığımızın kat kat fazlasını tekrar yaşayacağız."

Komisyonda "Gazze" tartışması

Hayvanların Yaşam Hakları Konfederasyonu ikinci başkanı Haydar Özkan, konuşmasının başında Gazze geçen bir cümle kurunca AK Partili milletvekilleri bağırmaya başladı ve iktidar ile muhalefet parti milletvekillerinin arasında tartışma çıktı. İktidar ve muhalefet milletvekillerinin birbirlerinin üzerine yürümesi üzerine komisyon çalışmasına 10 dakika ara verildi.

Özkan'ın bitiremediği cümlesinde ise "Gazze'de yakılan bebekler, öldürülen çocuklar ile yapılan soykırımı destekleyen batının öldürme kültürü alınarak hazırlanan bu tasarı kabul edilemez" ifadesi yer aldı.

"Meslek örgütlerinden herhangi bir görüş alınmadığı için bu yasayı doğru bulmuyoruz"

Veteriner Hekimler Derneği Başkanı Gülay Ertürk, 35 yıldır veterinerlik yaptığını belirterek "Benim hasta sahiplerim sürekli beni arayarak geceleri uyuyamadıklarını söylüyorlar. Kanun teklifi, hayvan sahiplerini dikkate alsa iyi olurdu. 1990 yılında 'Köpek Populasyonu Yönetim Kılavuzu' yayınlandı. Kılavuzda en doğru ve geçerli yöntemin kısırlaştırma ve aşılama olduğu belirtiliyor. Ötanazi gibi bir çözümsüzlük olmamalı. Meslek örgütlerinden herhangi bir görüş alınmadığı için bu yasayı doğru bulmuyoruz" diye konuştu.

Yerel hayvan koruma görevlisi, hayvan aktivisti Güliz Gündüz, şöyle konuştu:

"Bütün belediyeler oradan oraya hayvan atıyor"

"Belediyeler yıllardır bu hayvanlara işkence yapıyor. Biz gözlerimizle görüyoruz çünkü barınak ziyaret ediyoruz. Kendi dışkılarının içerisinde yavrular açlıkla ölümü bekliyorlar. Anneler, yavrularını koruyamıyorlar. Bütün belediyeler oradan oraya hayvan atıyor. Dağ başları hayvan dolu. Bu hayvanlar normalde kendi mahallerinde yaşayan hayvanlardı. Belediyeler oraya buraya attıkları için açlıktan, susuzluktan berbat halde yaşıyorlar. Biz Cumartesi Anneleri gibi hayvanlarımızı arıyoruz. Küpe numaralarını yazıyoruz, 'Hayvanım kayboldu, sizin mahallede mi?' diye soruyoruz.

"Bizi öldürmeden o hayvanları öldüremezsiniz"

Öldürmek çözüm olsaydı 2004'ten önce zaten belediyeler hayvanları öldürüyorlardı. Çözüm olmamış demek ki değil mi? Biz kimiz ki bir hayvanın doğuştan gelen yaşam hakkını elinden alacağız? Bir hayvanın gözlerinin içine bakıp ona iğneyi siz vurabiliyorsanız bu yasayı gerçekten geçirin. Ama bunu siz yapamayacaksanız eğer bunun vebalini veteriner hekimlere atacaksanız bu yasayı geçiremezsiniz. Bunu yapabiliyorsanız zaten çok gaddarsınız. Bu size vicdani, insani geliyor mu? Devlet eğer bunu yasallaştırırsa her yerde bu katliam artacak. Biz bunu istemiyoruz.  Bizim vicdanımızla, aklımızla oynamayın. Biz aylardır uyuyamıyoruz. Bizim vicdanlarımızı bu kadar yaralamaya hakkınız yok. Biz bu suça ortak olmayacağız. Mahallerimizden kedilerimizi, köpeklerimizi almaya gelirseniz set olacağız, önlerine duracağız. Bizi öldürmeden o hayvanları öldüremezsiniz."

Ankara Barosu Hayvan Hakları Merkezi Başkan Yardımcısı Neşe Özkanoğlu ise şunları söyledi:

"Yasa teklifinin geri çekilmesini istiyoruz. Ne vicdana ne bilime uygun"

"Bir şiddet ihtimali bile sizi bu kadar rahatsız ediyorken biz burada milyonlarca hayvanın katledilmesinden bahsediyoruz. Hayvan hakları savunucuları yıllardır sokak hayvanı popülasyonu kontrol altına alınsın diye çalışıyor. Bu yasanın vicdana aykırı olduğu ortada. İktidar vekilleri 'Uyutma gelmeyecek, bunu nereden çıkarıyorsunuz? Bizim kültürümüz bunu mu alır' dediniz. Önümüze gelen yasada ucu açık bir hayvanları katletme potansiyeli var. Bu yasa kesinlikle popülasyonu kontrol altına alacak bir yasa değil. Toplumsal kutuplaştırmayı da çok arttıracak bir yasa. Yasa teklifinin geri çekilmesini istiyoruz. Ne vicdana ne bilime uygun değil."

Teklifin tümü üzerine görüşmelerin tamamlanmasının ardından madde görüşmelerine saat 03.40'ta geçildi.

Komisyon Başkanı AK Parti Kahramanmaraş Milletvekili Vahit Kirişci'nin madde görüşmelerinde milletvekillerinin konuşma süresini 5 dakika ile sınırlandırılmasına ilişkin verdiği önerge kabul edildi.